Türkiye genelinde musluk sularının tat olarak tercih edilmemesi veya sağlık açısından güvensiz bulunması nedeniyle içme suyu olarak tercih edilmemektedir. Bu durum, şişelenmiş suya olan talebin artmasına yol açmakta. Ancak son bir yılda damacana ve paketli su fiyatlarındaki artış, vatandaşların bütçelerini zorlamaktadır.
2021-2023 yılları arasında girdi maliyetlerindeki artışlarla birlikte içme sularına yapılan zamlar dikkat çekerken, bu yıl maliyetlerde büyük bir değişiklik olmamasına rağmen fiyatların iki katına çıkması gözlemlenmektedir.
Pazarın kontrolü yabancılara geçti
Türkiye Gazetesi'nin haberine göre 19 litrelik damacana su fiyatı, İstanbul’da 140 liraya kadar yükselirken, ortalama satış fiyatı 100-120 lira arasında değişmektedir.
İstanbul Su ve Meşrubat Satıcıları Esnaf Odası Başkanı Ahmet Turan Akkaya, şişelenmiş içme suyunda pazarın kontrolünün yabancı firmalara geçtiğini vurgulayarak, suda tavan fiyat tarifesine dikkat çekti.
'Serbest piyasa' tavan fiyatı yıktı geçti
"Biz her yıl bir fiyat tarifesi açıklıyoruz." diyen Akkaya, "Ancak yabancı markalar bu tarifeye uymuyor. Su satıcıları arasında ticaret odasına kayıtlı olan üyeler olduğu gibi, meslek odasına kayıtlı olan üyeler de bulunmakta. Meslek odasına kayıtlı üyeler İstanbul'un su kaynaklarını temsil ediyor. Yani Şile'den Silivri'ye kadar olan bölgede su satışı yapıyorlar. Ancak dışarıdan, yani Bursa, Sakarya, Bolu ve Kocaeli gibi illerden gelen su satıcıları tarifeye uymuyor. Bu firmalar, pazarın bilinen yabancı markalarıdır. 'Serbest piyasa' adı altında satış yapıyorlar" açıklamasında bulundu.
'Yabancı markaların su zamlarını durduramıyoruz'
Markaların zorunlu tarifeden kaçmak için bayiilerini esnaf odasına değil, ticaret odasına kaydettiklerini belirten Akkaya, "Esnaf odası olarak yabancı su markalarının zamlarını durduramıyoruz. Son altı ayda iki kez su zammı gözlemledik. Fırsatçılık yapıyorlar." dedi ve konuyu bakanlığa taşıdıklarını ifade etti.
Bakanlığa 'denetim' çağrısı
Tüketici Birliği Federasyonu Başkanı Mehmet Bülent Deniz, konuyla ilgili bakanlığa harekete geçme çağrısında bulunarak şunları söyledi:
"Piyasa şartları gereği yapılan zamları fahiş buluyoruz. İşletme giderleri son bir yılda bu kadar artmamıştır. Nihayetinde döviz kuru, enerji fiyatları ve asgari ücrette aniden büyük bir artış olmamıştır. Firmalar fiyatlarını kafalarına göre belirliyorlar. Ticaret Bakanlığı'na bağlı Ticaret Genel Müdürlüğü ve Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu harekete geçmelidir. Fiyatların neye göre arttığı sorgulanmalı. Kanunun verdiği yetki ile fırsatçılık varsa gerekli cezalar uygulanmalıdır.
Su sektörünün toplam cirosu 31,1 milyar TL
Türkiye Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) verilerine göre, geçen yıl üretimde %1,6 büyüme kaydeden ambalajlı su sektörü, 10,8 milyar litrelik pazar hacmine ulaştı. Sektörün toplam cirosu ise 31,1 milyar liraya çıkmıştır. Kişi başına düşen ambalajlı su tüketimi ise 127 litre olmuştur.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre ise 2023 yılında 391 bin 876 ton ambalajlı su ihraç edilerek 74,4 milyon dolarlık bir ihracat cirosuna ulaşılmıştır. Yapılan açıklamalarda, ambalajlı su sektörünün 2024'te 11,1 milyar litre pazar hacmine ulaşması hedeflenmektedir.