Sivrice Belediye başkanı Turgay Gündoğan, 2 yıllık hizmet süresinde Sivrice ilçesinde yaptıkları çalışmaları anlattı.

Başkan Turgay Gündoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

- İki yıl içerisinde belediye olarak Sivrice'de çok güzel hizmetler yaptık.

- En başta Belediye binamızı yaptık. daha öncesinde Hükümet binasında bize geçici olarak tahsis edilen bir yer vardı. Daha sonra kendi binamızı yaptık. Yeni binamıza geçtik.

- Su deposu yaptık. 1950 yılında yapılmış bir su deposu vardı. Borular asbetti. Yeni bir su deposu yaptık. Bin tonluk büyük bir depo yaptık. Merkeze kadar olan 10 Km'lik asbest boruları da değiştirip yeni su depomuzu faaliyete geçirdik.

- Ana binamızın dışında ek hizmet binamızı yaptık. Ek hizmet binamızda, depo, araç bakım ve onarım hizmetlerinin verildiği 700 m2'lik alanda kurulu ek hizmet binamızı yaptık. Garajımızı yeniledik.

- İlçemizde eski bir mezarlık vardı. Mezarlar çöküyordu. Mezarlığın istinat duvarlarını çektik.

- Altyapıda çok önemli mesafe aldık. Karaçalı mahallemizin kanalizasyon altyapısını yaptık. Yine ilçe merkezindeki bazı mahallelerin kanalizasyon bağlantıları yoktu, onları gerçekleştirdik.

- Sivrice Hazar gölü kenarında 10 dönümlük bir alanı Milli Emlak'tan belediyemize tahsis ettik. Orada kongre ve kültür merkezi yapacağız.  Orayı da halkımızın hizmetine sunacağız. Burada düğün, sünnet, kına gibi organizasyonlar da yapılacak. Bu yıl içerisinde projemizi bitirmeyi planlıyoruz.

- Kentsel dönüşüm, doğalgaz, elektrik hatlarının yeraltına alınması bu gibi çalışmalarımız da devam ediyor.

- İlçemizde 2 tane temel problem görüyorum. Birincisi, Sivrice'nin kentsel dönüşüme tabi tutulup, yıkılıp yeniden yapılması. Yeni bir imar planıyla, yeni konutlarla, cadde ve sokaklarıyla, parklarıyla ilçenin temelden değişmesi lazımdı. Çünkü ilçede var olan konutların yüzde 50'si metruk hale dönüşmüştü. Adı ilçe ama köy konumundaydı. Bizim olmazsa olmazlarımızdan biri kentsel dönüşümdü. Bunu başardık ve başarıyoruz. İkinci bir konu da doğalgaz konusuydu. biz kentsel dönüşümü ve akabinde doğalgazı oraya getirmezsek Sivrice'de ileriye dönük bir gelişim katedemezdik. Bu ikisini gerçekleştirdik. Bu iki projeyi seçimden önce vaat etmiştik. Bu ikisi de bugün oluyor. Bunlar da Sivrice için büyük projeler.

-  Seçimden önce vaad ettiğimiz sözlerin çoğunu iki yıl içerisinde gerçekleştirdik.

- Sivrice fay hattının üzerinde yer alan bir ilçe. 24 Ocak depreminde ilçedeki yapıların yüzde 98'i etkilendi. Zaten yapılar ekonomik ömrünü tamamlamış yapılardı. Deprem yönetmeliği, mimarlık ve mühendislik hizmeti görmemiş yapılardı. O yüzden ilçedeki yapıların yüzde 98'i riskli yapılardı. 6-8 ve ardından 5.3 büyüklüğünde deprem yaşandı. 5.3 büyüklüğündeki depremde ilçe daha fazla hasar gördü. İlçede daha güvenli bir yaşam oluşturmak için ilçenin yenilenmesi gerekiyordu. O binaların yenilenmesi gerekiyordu. O yüzden kentsel dönüşüm ilçemiz için zaruridir. Bunu da inşallah birinci etap, ikinci etap, üçüncü etap şeklinde ilçeyi yenilemeye gideceğiz.

- İlçenin ekonomik, kültürel, istihdam sorunları var. Hazar gölü, kayak merkezi gibi sorunlar da var. Bunlar da çözülecek sorunlardır.

- Merkezi hükümetle bir sıkıntımız yok. Biz gittiğimizde görüşüyoruz, gerekli bağlantıları sağlıyoruz. Ama yereldeki yapı için aynısını söylemek biraz zor. Çünkü yerelde biraz daha tıkanıyoruz, işlerimiz kamu adına istediğimiz işler, istediğimiz şekilde yürümüyor.  

- Hazar gölündeki asıl problem şudur; Gölün etrafında yazlıklar var, kamu kurumlarının kampları var. Bunların ilçeye hiçbir katkısı yok.

- Kamu kurumlarına ait kampların yüzde 80'i işler vaziyette değil. İşletilmiyor. Atıl durumda kalmış. Bu kampların vatandaşa açılması gerekiyor. neticede bunlar kamu malı. Vatandaşa, ekonomiye nasıl katkısı olur diye değerlendirilmesi gerekiyor. Burayı ekonomiye kazandırdığınız zaman sadece ilçe ekonomisi değil, il ekonomisi de olumsuz şekilde etkileniyor. Biz kamu kurumlarını sesleniyoruz; bu kurumları işletin ya da Sivrice belediyesine devredin, belediye bunları işletsin ya da özel yatırımcılara devredin. Bu kampları işletmemiz gerekiyor. Bu konu çözülmesi gereken bir konu. Yazık, günahtır. Yazlıkların da ilçe ekonomisine bir katkısı yok. Orada oturan yazlıkçılarla, site yöneticileriyle görüşüyoruz. Onlardan bizim taleplerimiz oluyor. İkametgah istiyoruz ilçeye. Çünkü sizin kaynağınız, payınız nüfusa orantılı olur, ona göre değişir. İkametgah istiyoruz. İlçe esnafına katkılarının olmasını istiyoruz. Yani kendilerini Sivriceli hissetmelerini istiyoruz. Gelip orada 6-7 ay kalınıyorsa, ilçeye katkısının da olması gerekiyor.

- Hazar Gölünün üzerinde tekne turlarının olmaması ciddi bir eksiklik. Bunlar elbette düşündüğümüz şeyler ama maliyet gerektiren çalışmalar bunlar. Bir teknenin maliyeti 1,5 Milyon Lira. Sivrice Belediyesi'nin bunu karşılayacak imkanı yok. Özel işletmecilerin bunu yapması lazım. Turizmcilerin gelmesi lazım. Orada bir turizmcinin gelip yatırım yapması, arkasını getirecektir. Bütüncül olarak değerlendirmek lazım. Bu da hemen olmuyor.

- Hazar Gölünün mevzuat açısından da çok büyük sıkıntıları var. Sit alanıdır. Tabiat varlıklarını koruma alanıdır. Arkeolojik alanlardır. İmar planının bir türlü çıkmamasıdır. Kurumlar arasındaki iletişimin zayıflığıdır. Düşünebiliyor musunuz; bir imar planı yapıyoruz, bir kurumumuzdan cevap verilecek ki 2 yıldır bir yazıya cevap verilmiyor. Bu tür şeyler her şeyi etkiliyor. Yatırımcıyı da etkiliyor, belediyeyi de etkiliyor, vatandaşı da etkiliyor. Birikmiş sorunlardır bunlar. Bunların çözülmesi gerekiyor. Sivrice'de bir bölgede hiç ağaç yok ama o bölge orman bölgesi ilan edilmiş, tarım yok tarım alanı ilan edilmiş. Bir bakıyorsunuz kazı yok, kazı alanı ilan edilmiş. Bunların aşılması gerekiyor.

- Hazarbaba Kayak Merkezinin rağbet görmemesi tamamen bir işletmecilik hatası. Hazarbaba Kayak Merkezi 23 yıl önce yapılan bir tesis. 23 yıldır yapıldığı gibi duran bir tesis. 23 yıl önce ne yapılmışsa aynı şekilde devam ediliyor. Bu da işletmecilik hatasından kaynaklanıyor. Ben şahıslar üzerinden gitmiyorum. İşin o boyutunda değilim. Hazarbaba Kayak Merkezi 23 yılın 17 yılını özel işletmecilerle geçirdi. Yılın iki, üç ayında kayak yapılırdı, daha sonra kapısına kilit vurulurdu. Biz belediye olarak buraya talip olduk. Geçen yıl köylere hizmet götürme birliğine işletmeciliği verildi. Şunu da sorgulamak lazım; Köylere hizmet götürme birliğinin kayak merkezi işletmeciliğiyle ne alakası var? Köylere hizmet götürme birliği kayak merkezi işletemez. Bu yıl özel idare aldı. Özel idarede hakeza aynı şekilde işletemiyor. Hazarbaba Kayak Merkezi kullanılırsa yılın 12 ayı hizmet verebilecek bir potansiyele sahip. Sadece kayak için değil, orada seyir terasları kurabilirsiniz. Konaklama tesisleri kurulabilir. Biz belediye olarak Hazarbaba Kayak Merkezinin belediye devredilmesini istiyoruz. Belediye de sonuçta kamu kurumudur. Belediyeye devrederseniz belediyenin ilgisi mutlaka daha fazla olacaktır. Oraya bir aktiflik kazandırabilir. Ama böyle kalsın denilirse 223 yıl da geçse orası öyle kalır. Önceki Valimiz döneminde zinline parkı yapıldı, mesire alanı yapıldı. Bu alanlara kamu bütçesinden ciddi para harcanıyor. Yapıldıktan sonra öylece kalıyor, atıl durumda kalıyor. Verin bize işletelim buraları. Bizim mücavir alanımız içerisinde bunlar. Biz buraları neden işletmeyelim. Biz burayı işlettiğimiz zaman ilçe ekonomisine, istihdama, vatandaşa katkı sağlayacak. Ama maalesef söylüyoruz, kalıyor. İşin açıkçası bu tür tesislerimizin rantçılara değil de yatırımcılara verilmesinden yanayız.