Elazığ’ın Keban ilçesinde yaşayan 46 yaşındaki Fethi Oruç, antika biriktirme merakı sayesinde topladığı eşyalarına gözü gibi bakıyor.

Evinin bir köşesini bu tarihi eşyalar ile donatan ve şark köşesi oluşturan Oruç, iş çıkışında rahatlamak ve günün stresini atmak için soluğu tarihi odasında alıyor.

Müze haline dönüştürdükleri odada, antika paralar, eski resimler, ilk televizyonlar, köy hayatında kullanılan bir sürü eşya, el örgüleri ve eski bakır yemek takımlarının yanı sıra daha birçok tarihi eşya bulunuyor.
Geçmişine sahip çıkmayan, geleceğine de sahip çıkamaz sözü ile atalarından kendisine kalan eşyalarla hayatını sürdüren Fethi Oruç, eşyalara kendi çocuklarından birinin sahip çıkmaması halinde müzeye bağışlayacak.

Fethi Oruç, yaptığı açıklamada, "Atalardan dedelerden kalma eserlerimiz var. Eski eserler. Bu eserleri biriktiriyorum. Geçmişine sahip çıkmayanın geleceği olmaz. Biz de bu mantığı düşünerek, biraz da eskiye olan özlememizden dolayı bu eserleri biriktirme ihtiyacı duyduk. Bu eserlere sahip çıkılmıyor. Ben de bu eserleri biriktirip yeni nesile göstermek, eskiyi hatırlatmak yada daha önce görmedikleri eserleri göstermek gibi bir amacım var. Şu anda gençlik eskinin tabak, çanağını bilmez. Ama bunları gösterdiğimiz zaman hayret ediyorlar, şaşırıyorlar.  Bize merak ettikleri soruları soruyorlar. Biz de dilimiz döndüğünce anlatıyoruz. Buradaki eserler arasında tabak, çanak, madeni para, kağıt para, daktilo, orak, okka dediğimiz eski tartı aleti var. Bir çok eser var. 150 yıllık Osmanlı dönemine ait eserler var." diye konuştu.